HAVACILIK METEOROLOJİSİ NEDİR ?
Uçuş faaliyetlerini etkileyen meteorolojik olay (Oraj, Downburst, Microburst, Türbülans,
Buzlanma, Sis vs.) ve parametrelerin gözlem ve tahminlerini kapsamına alan ve meteorolojinin
havacılıkla ilgilenen dalına “AERONATİK METEOROLOJİ”
veya “HAVACILIK METEOROLOJİSİ” denir.
Aeronatik Meteoroloji, her türlü hava taşımacılığında ihtiyaç duyulan yaygın, güvenli,
süratli ve standartlara uygun meteorolojik bilgilerle, bunların temin edilmesi için
işletme ve planlama hizmetlerini kapsayan bir bilim dalıdır.
Ülkemizin ekonomik, askeri ve turizm alanındaki gelişmelerine paralel olarak havaalanlarımızın
sayısı da her yıl artmaktadır. Havacılığın meteorolojik olaylara son derece duyarlı
bir sektör olması ve sayıları hızla artan bu havaalanlarının meteorolojik destek
hizmeti talepleri Meteoroloji Genel Müdürlüğünce Dünya Meteoroloji Teşkilatı (WMO)
ve Uluslararası Sivil Havacılık Teşkilatı (ICAO) standartlarında
karşılanmaya çalışılmaktadır.
Uluslararası hava seyrüseferinin düzenli, emniyetli ve verimli bir şekilde yürütülmesini
sağlamak üzere Şikago’da bir araya gelen 52 ülkenin delegeleri 7 Aralık 1944
tarihinde Şikago Sözleşmesini imzalamışlar ve böylelikle Uluslar arası Sivil havacılık
Teşkilatı (ICAO) doğmuştur. Teşkilatın üye sayısı zamanla hızla artmış, özellikle
1960’lı ve 70’li yıllarda sömürgelerin bağımsızlıklarını kazanmaları
ve nihayet Aralık 1991 de eski Sovyetler Birliğinin dağılması sonucu ortaya çıkan
bağımsız devletlerin de üye olmasıyla 2002 yılı itibariyle ICAO’ya üye ülke
sayısı 185’e yükselmiştir.
Şikago Sözleşmesinin 37. maddesi gereğince meteorolojik hizmetlerle ilgili uluslararası
standartlar ve uygulamalar ile kod sistemleri, Uluslararası Sivil Havacılık Teşkilatı
(ICAO) tarafından ilk kez 16 Nisan 1948 tarihinde onaylanmış ve sözleşmenin EK-3’ü
(Annex-3) olarak yayınlanmıştır. Annex-3’te o tarihten bu yana ortaya çıkan
ihtiyaçlara göre çeşitli değişiklikler yapılmıştır.
1945 yılında Dünya’da 9 milyon yolcu (o tarihteki Dünya nüfusunun % 0.5’i)
hava yoluyla taşınırken, 1992 ylında 1.2 milyar yolcu (o tarihteki Dünya nüfusunun
% 25’i) hava yoluyla taşınmıştır. 2003 yılında Dünya’da hava yoluyla
taşınan toplam yolcu miktarının 2.1 milyara (Dünya nüfusunun % 33’ü) ulaştığı
düşünüldüğünde Havacılık Meteorolojisinin önemi daha iyi anlaşılmaktadır.
Son yıllarda akaryakıt fiyatlarında görülen aşırı artış yüzünden uçuş planlamaları
son derece önem kazanmıştır. Birçok havayolu şirketi bu planlamayı eldeki mevcut
işletmeyle ilgili diğer bilgilerle birlikte, en son meteorolojik bilgileri de kullanmak
suretiyle çözdüklerini biliyoruz. Diğer yandan meteorolojik bilgi ve verilerden
yararlanarak uçuş planının hazırlanması da, emniyetli, konforlu ve rahat bir yolculuk
için gerekli bir işlemdir. Bununla birlikte iniş ve kalkışlardaki meteorolojik bilgiler
pilotlar için hayati derecede önemlidir. Özellikle meydanlardaki rüzgâr hızı ve
yönü, görüş mesafesi, pist görüş mesafesi, yağışın şekli ve şiddeti, bulut alt taban
yüksekliği, altimetrik basınç değeri, türbülans ve wind shear gibi meteorolojik
bilgiler uçakların emniyetli iniş ve kalkış yapmalarında en önemli etkenlerdendir.
Uçuş faaliyetleri bakımından özem arzeden bu meteorolojik parametrelerin gözlemlenmesi
amacıyla Uluslararası Sivil Havacılık Teşkilatının kriterlerine göre, her havaalanında
ulusal veya uluslararası meteorolojik bilgi taleplerini karşılayabilecek en az bir
meteoroloji ofisinin bulunması zorunludur.